Shakespeare’in son oyunu olarak nitelendirilen “Fırtına / The Tempest”, doğa üstü karakterleriyle daha çok yazarın “Bir Yaz Gecesi Rüyası”nı, hafif yapısıyla ise “On İkinci Gece” eserini hatırlatan bir oyun. Kardeşinin ihaneti üzerine dük olamayıp kızıyla beraber adaya hapsolan Prospero’nun intikamını anlatan oyunda aşk, ihanet, iyilik ve kötülük konuları ele alınıyor. Kardeşinin de bulunduğu krallık gemisini bir kasırgayla batırarak bulundukları adaya getiren Prospero’yla alt metinde taht kavgalarını konu alan Shakespeare, adanın yerlisi ve canavarı olarak lanse edilen Caliban’la sanat tarihine iktidar yalakası ikonik bir karakter katıyor. Buna rağmen, Prospero’nun herkesi affettiği finaliyle çarpıcılıktan oldukça uzak bir çizgi çizen romans, “On İkinci Gece” kadar zekice kurgulanmaması sebebiyle ne yazık ki bende büyük bir etki bırakmadı. Kötülüğün sınırının olmadığının okuyucuya verildiği eseri okuduktan sonra 2010 yılındaki aynı adlı beyaz perde uyarlamasını izleyerek oyunu kafanızda görselleştirmenizi öneririm.

Yorumlar

Loading Facebook Comments ...