Marvel’ın en popüler süper kahramanı Örümcek-Adam’ın ilk çizgi romanı 1962 yılında yayımlandı; fakat beyazperdede seyirci ile buluşması 2002 yılında “Spider-Man” ile oldu. Yönetmen Sam Raimi’nin çizgi romandan çok kendi tarzını kattığı film, seyirciye bir ilk yaşatırken çizgi roman uyarlamalarının da önünü açtı. 2004 yılında “Spider-Man 2” ile sinema tarihinin en iyi devam filmlerinden birine imza atam Raimi, “Spider-Man 3” (2007) ile Örümcek-Adam hayranlarına bir bakıma hayal kırıklığı yaşattı diyebiliriz. Bir Christopher Nolan klasiği “Batman Begins / Batman Başlıyor” (2005) ile beraber çizgi roman uyarlamalarının daha ciddi tona bürünmesinin de etkisiyle Sony, seriyi yeni bir kadroyla yeniden başlatma kararı aldı. Başrollerini Andrew Garfield, Emma Stone ve Martin Sheen’in paylaştığı “The Amazing Spider-Man / İnanılmaz Örümcek-Adam”, ilk “Spider-Man”e göre her şeyi ile seriye daha iyi bir başlangıç yapıyor.
İlk “Spider-Man” ile nerdeyse aynı hikayeyi işleyen filmde, bu kez Peter Parker annesi ve babasının ortadan kaybolma nedenini araştırıyor. Peter Parker’ın odasında bulunan Einstein’ın “Hayal gücü ilimden daha önemlidir.” posteri ise filmin temasını oluşturuyor. “The Amazing Spider-Man”in en güzel tarafı çizgi romana oldukça sadık olması. Örümcek-Adam’ın ağlarını kendisinin icat etmesi, Parker’ın kız arkadaşı rolünde Mary Jane yerine ilk çizgi romanlarda olduğu gibi Gwen Stacy’nin olması ve olayların lisede geçmesi verilebilecek en güzel örneklerden.

Filmin bir diğer güzel tarafı ise ilk seriye kıyasla oyuncuların rollerine fazlasıyla yakışmış olması. Tobey Maguire’nin aksine Andrew Garfield, Örümcek-Adam rolüne fiziksel olarak yakışmakla kalmıyor, aynı zamanda role duygu ve gereken ciddiyeti katarak doğal bir oyunculuk sergiliyor. 83 doğumlu olmasına rağmen daha genç görünen Garfield, Emma Stone (Gwen Stacy) ile de gayet sempatik ve inandırıcı bir çift oluşturuyor. Öte yandan Rhys Ifans (Dr. Curt Connors / Kertenkele) ve Martin Sheen (Ben Parker) de rollerinde doğru tercih olduklarını gösteriyorlar. Tüm oyuncuların rollerinin haklarını vermelerindeki en büyük etken ise “500 Days of Summer” (Aşkın 500 Günü, 2009)‘la tanınan Marc Webb’in doğru yönetimi.
“The Amazing Spider-Man”, teknik anlamda da ilk filme göre gayet başarılı. Bunda aradan 10 yıl geçmesinin etkisi büyük de olsa Marc Webb’in Örümcek-Adam sahnelerinde CGI (bilgisayar efekti) yerine olabildiğince dublör kullanmasının etkisi daha fazla. İlk seride Örümcek-Adam’ın akrobatik sahnelerinde bilgisayar kullanıldığı anlaşılıyordu; ancak “The Amazing Spider-Man” bu açığı neredeyse tamamen kapatıyor. Buna ek olarak Örümcek-Adam’ın kostümü yenilenerek beyazperdeye daha iyi yansıtılmış.
Senaryosunun yeterince güçlü olmamasına karşın film, belli başlı eserlere gönderme yapmaktan çekinmiyor. Rhys Ifans’ın karakterine “Dr. Jekyll and Mr. Hyde” romanı ile hazırlandığı film, Alfred Hitchcock’un başyapıtı “Rear Window / Arka Pencere” (1954) filmine başka bir posterle gönderme yapıyor. Kapanış sekansının “Blade Runner / Bıçak Sırtı” 1982)‘ın klasik kapanışıyla benzerlik taşıması da seyircide soru işareti bırakıyor.

Sonuç olarak zayıf senaryosuna rağmen ilk seriye göre oldukça iyi bir başlangıç yapan “The Amazing Spider-Man / İnanılmaz Örümcek-Adam”, daha kaliteli bir Örümcek-Adam serisinin başlangıcı gibi görünüyor. Bitiş jeneriğinin ortalarında ek sahneye sahip olan bu filmi sinemada üç boyutlu izlemenizi öneriyoruz.
Yönetmen: Marc Webb
Senaryo: James Vanderbilt, Alvin Sargent, Steve Kloves
Oyuncular: Andrew Garfield, Emma Stone, Rhys Ifans, Martin Sheen
Orijinal Müzik: James Horner
Süre: 136 dk.
Ülke: ABD
NOT: B-
Yorumlar