“The Conjuring”le değişen korku filmi türü gitgide daha iyi bir hala gelmeye başladı. 1990 yılının kült “It / O” dizisinin yeniden çevrimi olan aynı isimli film de çıtayı kesinlikle düşürmüyor. Stephen King’in en popüler romanlarından biri olan “O”nun bu seferki versiyonu tek kelimeyle muhteşem. Açıkçası uzun zamandır böyle bir korku filmi izlediğimi hatırlamıyorum. Tabii ki gücünü gerilimli sahnelerden ve ses efektlerinden alan filmin görsel anlamda seyircide yarattığı etki ise zirvede. Pennywise’ın görsel efektlerle fazlasıyla korkunç hale getirildiği filmde karakteri her gördüğümde tüylerim ürperdi. Zaman zaman görsel efekti fazla da bulsam özellikle saldırdığı anlarda iliklerimde hissettiğim ürpertiyi hiçbir zaman unutamayacağım. Tabii bunda Bill Skarsgård’ın performansının etkisi oldukça fazla. Gerilim yaratan sahnelerin oldukça güzel bir şekilde kurgulandığı filmi izlerken tetikte duruyorsunuz. İşin güzel tarafı ise filmin bu kadar korkutabilmesine rağmen keyif verebilmesi. 80’lerde geçmesi sebebiyle 80’lerin öne çıkan popüler kültür öğelerini filme yerleştiren yönetmen Andy Muschietti, seyircide nostalji havası yaratmayı başarıyor. Bunu yaparken mizahı da oldukça yerinde ayarlayan yönetmen, seyircide “A Nightmare on Elm Street / Elm Sokağı Kabusu” (1984) havası hissi uyandırıyor. King’in romanında olduğu gibi daha çok çocukların büyüme sancılarının metaforu olarak bize sunulan “O”yu bir coming-of-age filmi olarak adlandırmak mümkün. Filmin başrolünde çocukların sahip oldukları farklı ebeveyn türlerinin çocuklar üzerindeki etkilerini izleme şansı bulduğumuz filmde palyaçodan çok ebeveynlerden korkmaya başlıyorsunuz. Kendi kızını taciz eden bir babadan dindar baskıcı bir babaya veya hastalık fobisi bulunan sevgisiz anneden ilgisiz veya hayvanları öldürmeye zorlayan siyahi babaya kadar birbirinden farklı büyüme zorlukları yaşayan çocukların korkularının palyaçoda hayat bulması oldukça güzel bir alegori olarak karşımıza çıkıyor. Buna ek olarak kahramanların çevrelerinden gördükleri zorbalıklar da korkularına katkı sağlıyor. Çocukların korkularını yenmeye başlayıp olgunlaşmaları süresinde palyaçonun gücünü kaybetmesi de bu alegoriyi destekler nitelikte. Filmin genç oyuncu kadrosunun oldukça başarılı performanslar sergilediği filmin devam filminde daha farklı korkular işleneceğini düşünüyorum.
Yorumlar