Joseph Andrews’ın başına gelen olayları sürükleyici ve mizahi bir şekilde okuyucuya sunan “Joseph Andrews”“Don Quijote”den aldığı ilhamla bir yandan pikaresk türünü başarılı bir şekilde sürdürürken diğer yandan kendinden sonraki Laurence Sterne’in “Tristam Shandy Beyefendi’nin Hayatı ve Görüşleri”veya Voltaire’in “Candide” eseri gibi bir sürü romana ilham olmuş bir İngiliz klasiği. İngiliz edebiyatının yapı taşlarından biri olan Henry Fielding’in eserinde soyluların yanında çalışarak hayatını geçiren Andrews, evin hanımı Lady Booby’nin ona aşık olmasıyla bir anda kendini sokakta buluyor. Peder Adams’la birbirinden farklı maceralara yelken açan Andrews, çocukluk aşkı Fanny’yi bulmasıyla olaylar iyice karışıyor. Lady Booby’nin kıskançlığı yüzünden bir türlü Fanny ile evlenmesine izin verilmeyen Andrews, Shakespeare vari tesadüflerle okuyucuya eğlenceli bir olay örgüsü sunuyor. Özellikle finalinde Fanny’nin kardeşi olduğu iddia edilmesi üzerine dünyaları başına yıkılan karakterin anne babasının da farklı olduğunu öğrenmesiyle işler komik bir şekilde yoluna giriyor. Soyluluk üzerine bir hiciv olarak düşünüldüğünde bile değerli olan “Joseph Andrews”, kesinlikle okuması gereken İngiliz klasiklerinden biri.

Yorumlar

Loading Facebook Comments ...